Elitlere Muhalefet - küg13
11 Eylül olaylarının olacağını önceden bilmek Küresel Üstünlük Grubu'na gündemlerini hızlandırarak gerçekleştirme fırsatı verdi. KUG'dekiler Afganistan'nın işgal edilmesini 11 Eylül'den çok önceleri istemekteydi. Temsilciler Meclisi Asya ve Pasifik Uluslararası İlişkiler Alt Komitesi Afgan hükümetinin devrilmesi konusunu 1998'in Şubatında tartışmıştı. ABD hükümeti Haziran 2001'de Afganistan'in Ekim ayında işgalinin planlandığını Hindistan'a bildirmiş ve Janes Defense News Mart 2001'de ABD'nin yıl sonuna doğru Afganistan'ı işgal edeceğini yazmıştı. BBC de 11 Eylül'den daha önce, ABD'nin Afganistan'ı Ekim ayında işgal etmeyi planladığını Pakistan Dışişleri Bakanı'na söylediğini bildirmişti.[58]
2006'nın başına gelindiğinde KÜG'nin gündemi üst düzey siyasi gruplara tam anlamıyla yerleşmiş ve ABD hükümeti içinde sinsice işlevsel hale gelmiş durumdaydı. Dünya çapındaki 700 üsse ABD güçlerinin intikali için askeri yüklenicilerle elele çalışıyorlardı.
Dış tehditlere karşı kendini savunmakla dünyanın kesin askeri kontrolüne inanmak arasında önemli bir fark vardır. ABD'de bir çok insanın dünya egemenliğinin finanse edilmesinin ahlaken ve pratikte kabulu ve süregidecek bir savaşın kişisel özgürlüklere ne yapacağına dair ciddi kuşkuları mevcut.
Penn State Üniversitesi'nden Key Cunningham şöyle yazıyor: "...Şu anki Teröre Karşı Savaş'ın harcamaları Soğuk Savaş dönemi ortalamalarının %18 üzerindedir... 11 Eylül ve Teröre Karşı Savaş, hükümet ve ulusal güvenliğin içinde saldırgan, önceden eyleme geçen, militarist bir bloğun oluşmasına yol açmıştır... Cari militarizmin ağırlık merkezi bulanık ve potansiyel olarak sınırsız bir sürekli savaştır."[59]
YÇSE içinde KÜG'ye muhalefet
Önemli bir soru hala yanıtlanmadı. YÇSE içinde KÜG gündemine muhalefet eden ılımlı veya liberallerin olduğuna dair bir kanıt görebiliyor muyuz? Bush Yönetimi'ndeki bazı kilit neo-conların görevlerinden alınması tabii ki umut verici bir işaret. Ama yüksek çevrelerdeki siyasi elitlerin 11 Eylül uyarıları veya seçim yolsuzluklarıyla ilgili sorularla ilgilendiklerine dair çok az kanıt var.
Greg Palast Irak'taki petrol arazilerinin özelleştirilmesi konusunda Pentagon ve Dışişleri Bakanlığı'ndaki neo-conlarla petrol şirketleri arasında bir fikir ayrılığı yaşandığını yazmıştı. KÜG'deki neo-conlar petrol arazilerinin ABD petrol şirketleri tarafından doğrudan alınması için bastırırken, şirketler ürkek davranıp, petrolü, istikrarlı bir Amerikan taraftarı Irak rejiminden satın almayı tercih etmişlerdi.[60]
Muhalefetin bir başka işareti de 10 Kasım 2005 tarihli New York Times'a verilen Partnership for a Secure America isimli bir siyasi fikir grubunun tam sayfa ilanıydı. İlan, Amerika'nın zulüm siyasetine açıkça karşı çıkıyordu ve YÇSE'nin Lee Hamilton, Warren Christopher, Gary Hart ve Richard Holbrooke gibi üyeleri tarafından imzalanmıştı.
Muhalefetin gene bir başka işareti ABD Ticaret Odası, Ulusal İmalatçılar Dernekleri gibi geleneksel olarak güçlü lobi gruplarının Vatanseverlik Yasası'nın, özel dosyaların mahremiyetini yok ettiğine dair duydukları kaygıdır.[61]
Küresel üstünlük gündeminin ışığında yüksek çevrelerden KÜG'ye gelen bu muhalif tepkiler umut verici olsa da çok cılızdır. YÇSE'dekilerin çoğu terörist saldırılardan hala korkmaktadır - ticari medya da bu korkuyu sürekli perçinlemektedir.
YÇSE'nin çoğu çekilmenin bölgede daha büyük bir karışıklığa yol açacağı kaygısıyla Irak'ta varolan politikanın devam etmesini tercih etmektedir. YÇSE'nin sosyo-ekonomik gündemini istikrarını ve ticari karlılığı tehdit edecek kitlesel hareketler ve halk huzursuzluğu olmadıkça KÜG'ye direniş olmayacaktır. 2006'daki seçim Yönetim'e veya Senato'ya Demokratları getirmiş olsaydı bile bu KÜG gündemini yavaşlatacaktı, tersine çevirmeyecekti.
Geçmiş bir kaç onyıl ve özellikle bu yüzyılın ilk beş yılı göz önüne alındığında, bazılarının faşizm bile diyebileceği bir şeyin ABD topraklarında kök saldığını söylemek mümkün ve tersine döneceği yönünde hemen hiç bir işaret yok.
9 Nisan 1944'te Başkan Yard. Walace New York Times'da şunları yazmıştı:
Totaliter bir şirketler faşizminin eşiğinden geçtik. Neo-conlara ve KÜG gündemine karşı çıkmak 1960'ların kazanımlarına yönelik uzun vadeli muhafazakar tepkileri tersine çevirmenin yazlnızca başlangıcıdır. Fakirliği, İnsan Hakları Bildirgesi'ni ve kendi kitle imha silahlarımızı tekrar gündeme getirmek ilerici ilim insanları ve demokrat yurttaşlar olarak uzun vadedeki gündemimizdir.
Kaynak: Peter Phillips Sonoma State Üniversitesi'nde Sosyoloji Profesörü ve bir medya araştırma kuruluşu olan Project Censored'ın yöneticisidir. Bridget Thornton ve Celeste Vogler Sonoma State Üniversite'si yüksek araştırma görevlileri olup, sırasıyla Tarih ve Siyasal Bilimler derecesine sahiptirler.
[58] Indiareacts.com, India in Anti-Taliban Military Plan, 26/06/01, BBC News, 18/09/01, George Arney. Janes Defense News, 15/03/01, India Joins Anti-Taliban Coalition, Rahul Bedi.
[59] Ken Cunningham, Permanent War? The Domestic Hegemony of the New American Militarism, New Political Science, Cilt 26, Sayı 2, Aralık 2004.
[60] Greg Palast, "OPEC and the Economic Conquest of Iraq," Harpers, Ekim, 2005.
[61] "Business groups want to limit Patriot Act," San Francisco Indy Media, 17 Ekim 2005 (www.sf.indymedia.org).
[62] Davidson Loehr'den alınmıştır, Living Under Fascism Unitarian Universalist Church, 7 Kasım 2004 (http://www.uua.org/news/2004/voting/sermon_loehr.html).
23 Ekim 2007'de yayınlandı.
2006'nın başına gelindiğinde KÜG'nin gündemi üst düzey siyasi gruplara tam anlamıyla yerleşmiş ve ABD hükümeti içinde sinsice işlevsel hale gelmiş durumdaydı. Dünya çapındaki 700 üsse ABD güçlerinin intikali için askeri yüklenicilerle elele çalışıyorlardı.
Dış tehditlere karşı kendini savunmakla dünyanın kesin askeri kontrolüne inanmak arasında önemli bir fark vardır. ABD'de bir çok insanın dünya egemenliğinin finanse edilmesinin ahlaken ve pratikte kabulu ve süregidecek bir savaşın kişisel özgürlüklere ne yapacağına dair ciddi kuşkuları mevcut.
Penn State Üniversitesi'nden Key Cunningham şöyle yazıyor: "...Şu anki Teröre Karşı Savaş'ın harcamaları Soğuk Savaş dönemi ortalamalarının %18 üzerindedir... 11 Eylül ve Teröre Karşı Savaş, hükümet ve ulusal güvenliğin içinde saldırgan, önceden eyleme geçen, militarist bir bloğun oluşmasına yol açmıştır... Cari militarizmin ağırlık merkezi bulanık ve potansiyel olarak sınırsız bir sürekli savaştır."[59]
YÇSE içinde KÜG'ye muhalefet
Önemli bir soru hala yanıtlanmadı. YÇSE içinde KÜG gündemine muhalefet eden ılımlı veya liberallerin olduğuna dair bir kanıt görebiliyor muyuz? Bush Yönetimi'ndeki bazı kilit neo-conların görevlerinden alınması tabii ki umut verici bir işaret. Ama yüksek çevrelerdeki siyasi elitlerin 11 Eylül uyarıları veya seçim yolsuzluklarıyla ilgili sorularla ilgilendiklerine dair çok az kanıt var.
Greg Palast Irak'taki petrol arazilerinin özelleştirilmesi konusunda Pentagon ve Dışişleri Bakanlığı'ndaki neo-conlarla petrol şirketleri arasında bir fikir ayrılığı yaşandığını yazmıştı. KÜG'deki neo-conlar petrol arazilerinin ABD petrol şirketleri tarafından doğrudan alınması için bastırırken, şirketler ürkek davranıp, petrolü, istikrarlı bir Amerikan taraftarı Irak rejiminden satın almayı tercih etmişlerdi.[60]
Muhalefetin bir başka işareti de 10 Kasım 2005 tarihli New York Times'a verilen Partnership for a Secure America isimli bir siyasi fikir grubunun tam sayfa ilanıydı. İlan, Amerika'nın zulüm siyasetine açıkça karşı çıkıyordu ve YÇSE'nin Lee Hamilton, Warren Christopher, Gary Hart ve Richard Holbrooke gibi üyeleri tarafından imzalanmıştı.
Muhalefetin gene bir başka işareti ABD Ticaret Odası, Ulusal İmalatçılar Dernekleri gibi geleneksel olarak güçlü lobi gruplarının Vatanseverlik Yasası'nın, özel dosyaların mahremiyetini yok ettiğine dair duydukları kaygıdır.[61]
Küresel üstünlük gündeminin ışığında yüksek çevrelerden KÜG'ye gelen bu muhalif tepkiler umut verici olsa da çok cılızdır. YÇSE'dekilerin çoğu terörist saldırılardan hala korkmaktadır - ticari medya da bu korkuyu sürekli perçinlemektedir.
YÇSE'nin çoğu çekilmenin bölgede daha büyük bir karışıklığa yol açacağı kaygısıyla Irak'ta varolan politikanın devam etmesini tercih etmektedir. YÇSE'nin sosyo-ekonomik gündemini istikrarını ve ticari karlılığı tehdit edecek kitlesel hareketler ve halk huzursuzluğu olmadıkça KÜG'ye direniş olmayacaktır. 2006'daki seçim Yönetim'e veya Senato'ya Demokratları getirmiş olsaydı bile bu KÜG gündemini yavaşlatacaktı, tersine çevirmeyecekti.
Geçmiş bir kaç onyıl ve özellikle bu yüzyılın ilk beş yılı göz önüne alındığında, bazılarının faşizm bile diyebileceği bir şeyin ABD topraklarında kök saldığını söylemek mümkün ve tersine döneceği yönünde hemen hiç bir işaret yok.
9 Nisan 1944'te Başkan Yard. Walace New York Times'da şunları yazmıştı:
Gerçekten tehlikeli Amerikan faşisti,... Hitler'in Almanya'da Prusya tarzıyla yaptığı şeyi ABD'de Amerikan tarzıyla yapmak isteyen insandır. Amerikan faşisti şiddeti tercih etmez. Onun yöntemi kitle iletişim kanallarını zehirlemektir. Faşist için sorun gerçeğin halka en iyi nasıl sunulacağı değil, kendisine ve grubuna daha fazla para ve güç sağlamak için haberleri kullanarak halkın en iyi nasıl aldatılacağıdır.
Süper-vatansever olduklarını iddia ederler, ama Anayasa'nın garanti altına aldığı her türlü özgürlüğü yok etmek isteyeceklerdir. Serbest teşebbüs talep ederler, ama tekellerin ve gizli çıkarların temsilcisidirler. Hilelerinin asıl amacı siyasi gücü ele geçirmek, devletin ve piyasanın gücünü aynı anda kullanarak sokaktaki insanı sonsuz esarete mahkum etmektir.[62]
Totaliter bir şirketler faşizminin eşiğinden geçtik. Neo-conlara ve KÜG gündemine karşı çıkmak 1960'ların kazanımlarına yönelik uzun vadeli muhafazakar tepkileri tersine çevirmenin yazlnızca başlangıcıdır. Fakirliği, İnsan Hakları Bildirgesi'ni ve kendi kitle imha silahlarımızı tekrar gündeme getirmek ilerici ilim insanları ve demokrat yurttaşlar olarak uzun vadedeki gündemimizdir.
Kaynak: Peter Phillips Sonoma State Üniversitesi'nde Sosyoloji Profesörü ve bir medya araştırma kuruluşu olan Project Censored'ın yöneticisidir. Bridget Thornton ve Celeste Vogler Sonoma State Üniversite'si yüksek araştırma görevlileri olup, sırasıyla Tarih ve Siyasal Bilimler derecesine sahiptirler.
[58] Indiareacts.com, India in Anti-Taliban Military Plan, 26/06/01, BBC News, 18/09/01, George Arney. Janes Defense News, 15/03/01, India Joins Anti-Taliban Coalition, Rahul Bedi.
[59] Ken Cunningham, Permanent War? The Domestic Hegemony of the New American Militarism, New Political Science, Cilt 26, Sayı 2, Aralık 2004.
[60] Greg Palast, "OPEC and the Economic Conquest of Iraq," Harpers, Ekim, 2005.
[61] "Business groups want to limit Patriot Act," San Francisco Indy Media, 17 Ekim 2005 (www.sf.indymedia.org).
[62] Davidson Loehr'den alınmıştır, Living Under Fascism Unitarian Universalist Church, 7 Kasım 2004 (http://www.uua.org/news/2004/voting/sermon_loehr.html).
23 Ekim 2007'de yayınlandı.
Yorumlar
Yorum Gönder